Radyoterapinin hedefi normal hücreleri mümkün olan en az riske atıp tümör hücrelerini öldürmek veya büyümelerini durdurmaktır. Radyasyon vücudun hemen her yerinde pek çok tümör türünü tedavi etmek için kullanılabilir. Nitekim, kanser hastalarının büyük bir oranıradyoterapi uygulamaları ile tedavi edilmektedir ve bazı kanser hastalarında da tek tedavi seçeneği radyoterapidir. Tek başına ya da başka tümör tedavisi türleri ile beraber olarak Radyoterapi uygulanmış olan binlerce kişinin hastalıklarından kurtulduğu saptanmıştır. Tıpkı cerrahi gibi, radyoterapi de lokal-bölgesel bir tedavidir. Yani vücudun yalnızca belli bir bölgesindeki tümör hücrelerini etkiler. Bazen doktorlar daha iyi sonuç almak için örneğin kemoterapi ya da biyolojik tedavi gibi kan yoluyla vücudun her yerine ulaşabilen tedavilere (sistemik tedavilere) radyoterapiyi de eklerler.
Radyoterapinin kanser tedavisinde kullanım şekli şunlardır:
Palyatif radyoterapi:
İleri evre hastalarda hastalığın yaygınlığına, metastazlara veya kitlenin büyüklüğüne bağlı gelişen bulgu ve semptomların giderilmesi amacıyla yapılan kısa süreli ve yüksek dozların kullanıldığı tedavi şeklidir. Bu tedavi sıarsında hastanın tedavi süresini kısa süreli tutmak amacıyla ve hastanın konforunu bozmamak amacıyla günlük tedavi dozları yüksek uygulanıp kısa sürede tedavisi sonlandırılmaktadır. Ortalama tedavi süresi 2 hafta olup, bazı durumlarda 1 hafta ve tek seans uygulamalar da yapılabilmektedir. Pek çok onkoloji hastası radyasyonun kendilerinde bu amaçla kullanıldığı zaman şikayetlerinin ve yaşam kalitelerinin düzeldiğini bildirmektedir.
Küratif radyoterapi:
Esas amacın hastalığı iyileştirmek veya bölgesel tekrarlama riskini azalmak olduğu yüksek dozlara çıkılan tedavi şeklidir. Ortalama tedavi 5 ila 7 hafta olup tümörün tipi ve radyasyona duyarlılığına bağlı olarak 5 haftadan kısa veya 7 haftadan uzun da olabilmektedir. Küratif tedavi farklı şekillerde yapılabilmektedir.
Adjuvan tedavi:
Primer tedavinin cerrahiyle veya kemoterapiyle yapıldığı ve radyoterapinin bölgesel yineleme riskini azaltmak amacıyla kullanıdığı tedavi şeklidir. Sık olarak adjuvan tedavinin uygulandığı kanser türleri, beyin tümörleri, larenks tümörleri, meme kanseri, mide kanseri, rektum kanseri, endometrium ve serviks kanserleri, gibi.
Neoadjuvan tedavi:
Esas amaç tümör yükünü küçültüp daha konservatif cerrahi ypılmasını sağlamak ve lokal kontrolü sağlamaktır. Rektum kanserleri, akciğer kanserleri, yumuşak doku tümörleri, gibi.
Definitif tedavi:
Radyoterapinin tek başına veya eş zamanlı kemoterapi ile birlikte kullanıldığı tedavi seçeneğidir. Bu tedavi seçeneğinde hastalara cerrahi uygulanmamakta olup, gerek duyulursa hastalığın tekrarlama durumunda cerrahi gündeme gelebilmektedir. Nazofarenks kanseri, erken evre glottik larinks kanseri, serviks kanseri, prostat kanseri, akciğer kanseri, gibi.