Meme Büyütme
Kadınlarda, meme küçüklüğü birçok nedenden ötürü olmakla birlikte genetik yatkınlık esastır. Bu noktada belirtilmelidir ki, bir meme ne kadar küçük olursa olsun, doğurganlık ve emzirme sırasında hormonlar aracılığı ile büyüyecek ve sağlık açısından kusur teşkil etmeyecektir. Bu noktada meme küçüklüğünün sağlık nedenlerinden ziyade psikolojik nedenler ile tedavi edildiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bireyin kararı ve tercihi meme büyütme ameliyatı için en önemli göstergedir.
Yağ enjeksiyonları ile meme büyütme yüzyıl öncesine dayanmaktadır. Karın bölgesinden alınan yağların memede oluşmuş şekil bozukluklarına aktarımı ile güzel sonuçlar elde edilmiştir. Ancak özellikle meme kanserinin artması ve erken teşhisin önemi nedeni ile yağ enjeksiyonları sonrasında memede oluşan değişikliklerin kanser ile ayrımının yapılamaması ve yağ enjeksiyonlarının memede kanseri tetikleyeceği endişesi, vücudun başka bölgelerinden alınan yağlar ile meme büyütme ameliyatlarını 2000’li yıllara kadar ertelemiştir. Alınan yağların enjeksiyonu sonrası erimesi ve istenilen hacimde tutulamaması da bu yöntemin uzun yıllar uygulanmamasına yol açmıştır. Peki neden son dönemlerde vücuttan alınan yağlar ile meme büyütme tekrar gündeme gelmiştir. En önemli nokta görüntüleme yöntemlerindeki gelişmelerdir. Yapılan çalışmalar yağ enjeksiyonları ile meme büyütme sonrasında memede oluşabilecek değişiklikler ile kanser gelişiminin ayrımında günümüz görüntüleme (radyolojik) yöntemlerinin etkili olduğunu belirtmektedir. Kök hücreler üzerine yapılan yoğun çalışmalar da vücudun başka bölgesinden alınan yağların kök hücreler ile zenginleştirilerek meme büyütmede kullanılmasının memede istenilen şekli sağlamada etkili olduğunu göstermektedir. Ancak kök hücrelerin memede kanser gelişimine neden olup olmadığı konusunda çalışmalar halen devam etmektedir. Günümüzde bu tedavi yöntemi sağlık bakanlığı tarafından özel izinler ve deneme tedavileri dışında yasaklanmıştır. Kontrol ve kayıt dışında yapmaya çalışanlar mevcuttur.
Meme büyütme ameliyatlarında silikon implant uygulamaları tüm dünyada güvenli bir şekilde uygulamaktadır. Öncelikle silikonun güvenirliliği önemlidir. Silikon implant, içinde meme kıvamını yansıtacak silikon jel bulunan silikon kılıf ile çevrelendirilmiş değişik boyutlarda üretilmiş güvenliği tüm dünya sağlık bakanlıkları ve üretim standardizasyon kurumları tarafından kontrol edilmekte olan maddelerdir. Bu noktada ömür boyu kullanılacak olan bu implantların seçimi gerek plastik cerrah gerekse hasta açısından önemlidir.
Silikon implantların medyada arada sırada magazin programlarında belirtildiğinin aksine patlaması pek mümkün değildir. Künt basınç karşısında silikon implant her türlü esnekliğe sahiptir. Kesici delici yaralanmalara karşı dirençsizdir. Örnek vermek gerekirse, silikon implant bir kamyon tekeri altında kalsa bile patlamazken, bir iğne batırılması sonucu bütünlüğünü kaybedecektir. Toplumda silikon implant patlaması olarak tarif edilen durum ameliyat erken döneminde oluşacak baskı nedeni ile implantın ciltteki kesi yerinden dışarı çıkması olarak bilinmektedir.
Silikon implant ameliyatlarında implant boyut seçimine hasta ve doktor arasında konuşularak karar verilmelidir. Hastanın kafasındaki boyuta ek olarak bedene uygun implant seçimi doktor tarafından hastaya anlatılarak gerekirse gösterilerek tarif edilmektedir. Yapılan ölçümler ile hastanın ameliyat sonrası oluşacak yeni meme ve sütyen boyutu ameliyat öncesi kararlaştırılabilmektedir. Günümüzde değişik silikon meme implant tipleri mevcuttur. Genel olarak sınıflandırılırsa, “yuvarlak (round)” ve “damla (anatomik)” olarak ikiye ayrılmaktadır. Yüzeyde bulunan silikon kılıfın şekline göre “düzgün (smooth)” ve “pürtüklü (textured) olarak nitelendirilmektedir. Silikon kılıfın içerdiği silikon jel miktarına göre de “düşük (low)”, “orta (moderate)” ve “yüksek (high)” profil olarak sınıflandırılmaktadır. Hasta bazlı seçim yapılmakla birlikte özellikle düzgün (smooth) yüzeyli implantların kullanımı her geçen gün azalmaktadır.
Silikon implantların yerleştirilme planları meme altı ve kas altı olarak değişmektedir. Özellikle meme dokusu bulunan hastalarda meme altı tercih edilebilmekle birlikte kas altı uygulamalar meme üst kutbunun şeklini daha doğal olarak yansıtmaktadır. Bu noktada hastanın gögüs kafesinin şekli, spor yapmış olup olmaması da seçimde etkili olmaktadır.
İmplantın hangi kesi ile yerleştirileceği konusunda alternatifler mevcuttur. Meme başı çevresi, meme altı katlantı, koltuk altı üç ana bölgedir. Her ne kadar koltuk altı kesi ile meme implant yerleştirilmesinin daha doğal ve izsiz olacağı düşüncesi yaygın olsa da bunun nedeni silikon implanttan ziyade, içinde serum fizyılojik bulunan silikon torbaların 1-2 cmlik kesiler ile yerleştirilebilmesinden kaynaklanmaktadır. Ancak doğal meme kıvamı ve görünümü veren silikon implantların 4.5-5 cm kesiler ile yerleştirilmesi gerekmektedir. Böyle durumlarda da koltuk altı kesiler kolsuz kıyafet giyildiği her anda görülebilmektedir. Meme başından yapılacak kesilerde meme başı büyüklüğü önemlidir ayrıca izin görünürlüğü daha yüksektir. Meme altı kesilerde doğal olarak bulunan katlantı kullanıldığı için uzun dönemde daha kabul edilebilir sonuçlar elde edilmektedir.
Özellikle genç evlenmemiş bayanların son zamanlarda sıkça düşündüğü meme büyütme ameliyatlarında en önemli soru çocuk emzirme olarak karşımıza çıkmaktadır. Hastalar silikon meme implant ameliyatları sonrası emzirme de sorun olacağı kaygısı yaşamaktadırlar. Yapılan ameliyat ile implant meme veya kas altına konmakta, meme bütünlüğü bozulmamakta, özellikle süt kanallarına hiç dokunulmamaktadır. Bu nedenle emzirme konusunda hiçbir problem ile karşılaşılmamaktadır.
Meme büyütme ameliyatı genel anestezi altında yapılmaktadır. Bir saatlik bir ameliyat sonrasında hasta isterse evine gidebilmektedir. Özel sporcu sütyenini 4-6 hafta kullanması önerilen hastalar, ameliyat sonrası 2. gün banyo yapabilmektedirler. Emilebilir dikişler kullanılır ve pansuman gerektirmemektedir. 1 hafta içinde rahatlıkla iş hayatlarına dönebilen hastaların ameliyat sonrası bir iki gün dışında ağrıları olmaz.
Meme Küçültme
Meme büyüklüğü her ne kadar arzu edilen bir durum da olsa, memenin beden ölçülerine göre büyük olması da sorunlar doğurmaktdır. Büyük memelerin sadece psikolojik sorunlar değil fizyolojik sorunlar yarattığı da bilinmektedir. Boyun ve sırt ağrıları, meme altı kaşıntı, kızarıklık vs. gibi cilt rahatsızlıkları, spor yapmakta zorluk başlıca sağlık sorunlarıdır. Memenin küçültülerek normal boyutlarına getirilmesi bireyi fiziksel ve psikolojik olarak rahatlatacaktır.
Meme büyüklüğünde iki nokta önemlidir. Birincisi sarkık meme, ikincisi memenin büyüklüğü. Meme büyük olmaksızın sarkık ise sarkık meme adı altında aşağıda anlatacağımız meme dikleştirme ameliyatı gerekmektedir. Meme büyüklüğünde memeyi iki elemana ayırarak anlatmak daha doğru olacaktır. Memenin cildi ve memenin içeriği. Meme cildini ve memenin içeriğini küçültmeden memenin boyutunu değiştirmek mümkün değildir. Bu noktada dünyanın hiçbiryerinde iz olmaksızın meme küçültme gerçekleştirilememektedir. Memenin büyüklüğüne ve bireyin durumuna göre, meme başı çevresi, altı veya ters T adını verdiğimiz kesiler kullanılmaktdır. Meme dokusunun küçültülmesi ve istenilen bölgeye kaldırılarak dikleştirilmesi sırasında da meme dokusu çıkartılmaktadır. Yapılan çalışmalar göstermektedir ki meme dokusunun küçültülmesi ve alınması, meme kanser olasılığını düşürmektedir. Ek olarak memede tespit edilmiş kistler mevcut ise, kistlerin alınması ve tahlil edilmesi ile birlikte meme küçültme ameliyatı da birlikte yapılabilmektedir.
Meme küçültme ameliyatları planlanırken hastanın çocuk doğurma ve emzirme potansiyeli göz önünde tutulur. Süt kanalları ve gebelik sonrası yeterli süt üretecek meme dokusu korunarak meme küçültme ameliyatı yapılabilmekte ve emzirme esnasında sorun yaşanmamaktadır.
Meme küçültme ameliyatları 3 saat sürmekte, ameliyat sonrasında meme içinde birikim olmaması için dren yerleştirilmektedir. Drenler genel olarak 2. veya 3. gün alınır, hastanın banyo yapmasına izin verilir. Özel sporcu sütyenleri 4-6 hafta kullanması istenir. Hastaların yüzüstü yatmalarına bu süre zarfında izin verilmez. İş hayatına 1 hafta içinde dönebilmektedirler.
Meme küçültme ameliyatları sağlık nedeni ile yapılmakla birlikte, sağlık sigortaları tarafından değişik ülkelerde değişik standartlar mevcuttur. Ülkemizde meme küçültme ameliyatlarına, her bir memeden 700gr doku çıkartılması, fizik tedavi ve rehabilitazyon uzmanı, cildiye uzmanı ve plastik cerrahi uzmanı tarafından heyet raporu verilmesi şartı ile sağlık bakanlığı tarafından sadece devlet hastanelerinde yapıldığında sigorta tarafından karşılanmaktadır. Bu şartlar dışında meme küçültme ameliyatları sağlık sigortaları kapsamı dışındadır ve hastanın ameliyat masraflarını kendisi karşılaması gerekmektedir.
Meme Dikleştirme
Meme büyüklüğü olmadan memede sarkıklık olan bireylerde meme dikleştirme ameliyatı gerçekleştirilebilmektedir. Bu noktada meme dokusunun miktarı önemlidir. Memesinin büyümesini isteyen hastalarda, meme cildindeki fazlalıklar meme küçültme yöntemlerine benzer şekilde alındıktan sonra silikon implant konulabilmektedir. Meme büyüklüğü yeterli olan hastalarda sadece ciltteki fazlalıklar alınarak istenilen güzel meme görünümüne sahip olmak mümkündür. Meme dikleştirme ameliyatlarında meme dokusu çıkartılmadığı için genellikle dren tatbik edilmez. Hastalar ameliyat sonrası 2.gün banyo yapabilirler. 4-6 hafta boyunca özel sporcu sütyeni önerilir ve hastaların yüzüstü yatmamaları istenir.
Jinekomasti (Erkek meme büyüklüğü)
Yukarıda tariflenen kadın meme estetiğine ek olarak son zamanlarda erkekler arasında jinekomasti, erkek meme büyüklüğü toplumda dikkat çekmektedir. Sağlıksız beslenme, sporsuz yaşam ve son 30 yıldır artan yapay gıdalar nedeni ile genç erkeklerde dahi gördüğümüz erkek meme büyüklüğü psikolojik olarak sorunlar yaratmaktadır. Değişik boyutlarda olmakla birlikte kilo vermekle azalmasına rağmen tamamen kaybolmayan jinekomastide en etkin tedavi günümüzde liposuctiondır. Çok ileri evreler dışında tüm jinekomasti vakaları koltuk altından yapılacak 5-10 mmlik kesiler ile tamamen tedavi edilebilmektedir. Ameliyat 1 saat sürmekte, ameliyat sonrası 4-6 hafta hastalara korse giyilmesi önerilmektedir. Hasta ameliyattan 2 gün sonra banyo yapabilir ve günlük hayatına dönebilmektedir. Erkek meme dokusu tamamen alındığı için nüks gözlenmez.
Toplumda bireyin kabul görmesinde etkili olan bedenin, sağlıklı görünümünü de yansıttığı düşünülürse estetik amaçlı her ameliyatın psikolojik olarak da bireye mutluluk ve rahatlama sağladığı bilinmektedir. Meme de, gerek erkeklerde gerekse kadınlarda önemli bir beden algısı unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır. Tüm ameliyatlar için geçerli de olsa, özellikle herhangi bir sağlık problemi olmaksızın estetik ameliyat tercih edecek bireylerin ameliyat sırasında ve sonrasında herhangi bir problem ile karşılaşmamaları için tam teşekküllü üniversite hastanelerini seçmeleri önemlidir. Estetik ameliyatlarındaki en önemli noktada da, bu konuda eğitimini almış plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi uzmanının seçimidir. Estetik cerrahi, diplomalarında da açıkça belirtildiği üzere plastik cerrahlar tarafından yapılmaktadır.